Türk mahkemesi ana muhalefet CHP partisinin davasını bir kez daha erteledi.

image

Türk mahkemesi ana muhalefet CHP partisinin davasını bir kez daha erteledi.

Ankara'daki bir mahkeme, ana muhalefet partisi CHP'nin mevcut yönetimine karşı açılan "mutlak hükümsüzlük" davasını 24 Ekim'e erteledi.

Türk başkenti Ankara'daki bir mahkeme, Pazartesi günü ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) aleyhine açılan "mutlak hükümsüzlük" davasını erteledi. Muhalefet, davayı siyasi motivasyonlu yargı müdahalesi olarak nitelendiriyor. 2023 yılı sonlarında düzenlenen bir parti kongresinde delegelerin mevcut başkan Özgür Özel lehine oy vermek için "ödenek aldıkları" iddialarıyla açılan davanın, çoğu muhalefet destekçisi tarafından siyasi motivasyonlu olduğuna inanılıyor. Hükümet, Türkiye'nin mahkemelerinin seçim usulsüzlükleriyle ilgili iddiaları bağımsız bir şekilde araştırdığını savunuyor. Özel'in uzun süreli danışmanı ve Türk parlamentosundaki grup başkanvekili olan eski başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Özel'e karşı kamuoyunda hiç konuşmadı ancak birçok durumda kongre hakkında "usulsüzlükler olduğunu" ima etti ve "delegelerin serbest iradesinin onlardan çalındığını" belirtti. Kılıçdaroğlu'nun Özel'in yerine partiye geri dönüp dönemeyeceğini belirleyecek olan dava, şimdi en az 24 Ekim'e ertelendi ve daha da gecikebilir. Kılıçdaroğlu'nun geri dönmesi durumunda — bu durumun parti içinde daha fazla bölünmelere yol açabileceği konusunda uzmanlar hemfikir — CHP delegeleri, 21 Eylül'de kolektif bir oyla partiyi olağanüstü bir kongreye götürme kararı aldıkları için sadece altı gün partiye başkanlık edebilecektir. Mevcut CHP delegeleri tarafından büyük ölçüde desteklenen Özel, yarıştaki en önemli aday olmaya devam ediyor. Bu arada, CHP, birkaç tanınmış üyenin iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'ne (AKP) geçmesiyle daha da sarsıldı. Kriz, 19 Mart'ta Türk polisinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun evine baskın düzenleyip onu gözaltına almasıyla başladı; bu durum İmamoğlu'nun Silivri Cezaevi'nde hapsedilmesine yol açtı. O zamandan beri, CHP'ye yönelik operasyonlar daha da yoğunlaştı ve birçok belediye başkanının İmamoğlu ile aynı cezaevinde hapsedilmesiyle sonuçlandı.